
Çocuğuma İlk Mektup "Başkası İçin Yaşamak"
Merhaba
Henüz küçücük olmana rağmen bedenimi yönetmeye başladın. Aramızdaki, “başına buyruk davranamazsın ufaklık, bizim dünyamızın kuralları da var”, çekişmesinin başlamasına daha çok var. Ben ele geçirilmiş bir haldeyim ve ne istersen yapıyorum.
Senden önce sabah 8’de kendimi yataktan zorla söküp, giyinip işe giderdim.
Seninle gün ağarırken uyanıp, kargaların kahvaltı etmediği saatlerde yumurta haşlayıp domates doğruyorum.
Senden önce ne yediğimin pek önemi yoktu, açlık hissimi bastırmam yeterliydi.
Seninleyken sağlıklı gıdalar istiyorum/istiyorsun.
Mesela çok sevdiğim kahveyi içmiyorum, canım çekmiyor hatta merak ediyorum doğumdan sonra kahve bana eskisi gibi lezzetli gelecek mi?
Senden önce sıcaktan şikayet etmezdim, severdim ısınmayı
Şimdi havadaki ısıyı fiziksel bir ağırlık gibi hissediyorum
Senden önce gün boyu çalışıp, akşam arkadaşlarla buluşup gece geç saatlere kadar ayakta kalabilirdim
Şimdi seninle uyuyorum, uyuyorum, uyuyorum:)
Senden önce tatil demek sabah erken saatlerden gece geç saatlere kadar hareket demekti. Sabah tekne turu, akşam yemek, gece eğlence demekti, babanla motorsiklet tepesinde gezmek demekti
Seninle tatil demek, günde 1 aktivite planlayabilmek demek. Gündüz tekne varsa ardından başka plan olamaz, akşam yemeğe çıkılacaksa gündüz dinlenmeliyim; plaj vb. olamaz:)
hımm ayrıca gece dışarıda yemek planları “yemek”le sınırlı kalır, diğerlerinin içmeye başladığı saatler benim uyku vaktimdir:), motorsiklet ise babanın işe gitmek için kullandığı bir araç oldu.
Senden önce yeşil erik en sevdiğim meyveyken şimdi erik, kiraz, üzüm vb bir sürü meyve ekşi geldiği için yiyemiyorum.
Diyorum ya küçüçüksün ama benim ağız tadımı bile beğenmiyorsan değiştiriyorsun, “yeme bunları anne ben istemiyorum” demeye getiriyorsun bir şekilde.
Sanırım “bir başkası için yaşamak” teriminin karşılığı hamile olmaktır. Şu anda bedenimi ben yönetmiyorum, “sen” ne istersen yapıyorum, tüm eylemlerim “senin”in varlığını devam ettirmek için. Ben dışarıdan bir yabancı gibi bedenimdeki değişikliklere bakıyorum. İşin ilginci bu değişiklikler insanı dehşete düşürebilecek şeylerken, gayet sakin hatta keyif alarak izliyorum. (sevgili hormonlar bu sakinliği getiriyor herhalde)
Evet ufaklık şu sıralar yönetim senin elinde ve buna bir itirazım yok. Ancak sen dışarı çıkıp bu dünyaya adapte olmaya başladıktan sonra yeşil eriğimi, kahvemi,eski kıyafetlerimi ve kısa da olsa motorsiklet gezilerini istiyorum...
